31 Ekim 2011 Pazartesi

En iyi sosyal medya çalışması: Rocconnect

Felis 2011 ödüllerindeki en yeni kategorilerden birisi de "En iyi sosyal medya kullanımı" idi. Bu kategori yeni olmasına karşın en fazla başvuru alanlardan biri oldu. Yarışmak için 53 proje başvurdu ve bunlardan 14 tanesi kısa listeye kaldı. Birkaç aşamalı değerlendirmeden sonra Wanda Digital'in Frito Lay için hazırladığı "Rocconnect" isimli proje birincilik ödülü aldı. Başarı ödülü ise verilmedi. Ajansın proje ile ilgili bilgileri:

“ROCCONNECT” İNOVATİF MEDYA STRATEJİSİ:
Rocco’yu kadın-erkek ilişkilerinde bir aracı olarak konumlandırdık. Hedef kitlemiz olan gençler zamanının çoğunu Facebook’ta geçirdiği ve burada karşı cinsle tanışma girişimlerinde bulunduğu için, ana mecra olarak Facebook’u seçtik.

KREATİF UYGULAMA:
Rocco için hayatın çılgınlığını, saçmalığını ve aşkı içinde barındıran “Roccoloji” felsefesi etrafında sıkı bir Facebook hayran sayfası açtık. Bu sayfada kullanıcıları karşı cinsle birbirine bağlamak ve klişe tanışma cümlelerine son vermek için Rocconnect adında bir aplikasyon geliştirdik. Rocconnect’te kullanıcıları kendi yaratıcı tanışma cümlelerini paylaşmaya davet ettik. Rocco sıkı şeker kutusunda 50 adet şeker bulunduğu için bu cümlede 1’den 50’ye kadar bir sayı kullanmalarını istedik. Gerçekten işe yarayıp yaramadığını test etmek için, haftanın en çok like alan cümlesini denedik ve karşı taraftan gelen tepkileri gizli kamera ile kaydettik ve hayran sayfasında paylaştık. En çok like alan cümlenin sahibine bir Samsung Corby, geri kalan 9 kişiye de Rocco şeker paketi hediye ettik. Rocco’nun Facebook sayfasındaki hayranlardan gelen yoğun istek üzerine Rocconnect aplikasyonunu 2 hafta için tekrar açtık!


HEDEF KİTLE ve SONUÇ:
Eğlenmeyi ve flört etmeyi seven ergenlik çağındaki gençler hedef kitlemizi oluşturdu. 101.253 kişi Facebook sayfasına hayran oldu. 10.520 tane tanışma cümlesi toplandı.88.423 aylık aktif kullanıcı ve 1.844.427 girdi gösterim sayısı elde edildi. Videoların izlenme sayısı 3.5 milyon’un üzerinde!

27 Ekim 2011 Perşembe

Coca-Cola Kutup Ayıları ve çevrelerini korumak amacıyla ikonik kırmızı kutuluranı değiştiriyor

Coca-Cola Yönetim Kurulu Başkanı Muhtar Kent 'Arctic Home' kampanyası çerçevesinde 1 Kasım'dan başlayarak 2012 Şubat başına kadar Coca-Cola'nın meşhur ikonik kırmızı kutularının değiştirileceğini açıkladı. psfk'nin haberine göre yeni kutuda kırmızı zemin yerine beyaz zeminde bir anne kutup ayısı ve iki yavrusu ile kırmızı Coca-Cola logosu yer alacak. Bu değişim WWF'in kutup ayılarını koruma çabalarına yardımcı olmak amacıyla başlatılan 'Arctic Home' kampanyasına dikkat çekmek amacıyla yapılıyor.
Muhtar Kent, 1922'den bu yana Coca-Cola'nın simgesi haline gelmiş, markanın en büyük değerlerinden biri olan, kutuların görsellerindeki değişikliği WWF ile işbirliklerindeki farkındalığı arttırmak amacıyla yaptıklarını açıkladı. Ve bu değişikliğin bu görkemli hayvanlar için olumlu bir fark yaratacağına inandıklarını belirtti.

Kutup ayıları daha önce sık sık Coca-Cola'nın reklam yıldızları olarak rol alıyorlardı. Şimdi ise marka 1.4 milyar beyaz kutunun kutup ayıları ve çevrelerini korumak için yardımcı olacağını umuyor.

26 Ekim 2011 Çarşamba

İnternet şubesini kullanmayan son insan

Medya ve reklamcılık tarihinin en yaratıcı dönemlerinden birini yaşıyoruz. Bu yıl altıncı kez gerçekleştirdiğimiz Felis Ödülleri’nde bunu kanıtlayacak yüzlerce örnek gördük. Mecralar arası farklılığın gittikçe silindiği, mecraların iç içe geçtiği bugünlerde reklam mesajlarını tüketicilere etkili bir şekilde ulaştırmak her zamankinden daha zor. Ancak bu yıl gerçekleştirdiğimiz Felis Ödülleri’ne başvuran projelerden anladığımız kadarıyla, bu zorluğu çok rahat aşan bir sektör var karşımızda. Sektörün herbir yanında yaratıcılık pik yapmış durumda. Sadece kreatif ajanslarda ya da medya ajanslarında değil interaktif ajanslarda, doğrudan pazarlama ajanslarında, etkinlik ajanslarında… Her yerde yaratıcı fikirler yarış halinde.

Felis Ödülleri’nin ilk yılında, 2006’da 118 proje başvurmuştu. Bu rakam bize o yıl çok yüksek gibi gelmişti . Bu yıl ise ulaştığımız proje sayısı 685 oldu.

Televizyon ülkemizde hâlâ en yüksek ilgi gören mecra. Bu yüzden de reklam yatırımlarından 2011’in ilk yarısında yüzde 58 pay aldı. Reklamcılar Derneği’nin ilk altı aylık reklam yatırımları araştırmasında gazete mecrasına yüzde 24, dijital mecraya yüzde 7, açıkhavaya ise yüzde 6 oranında reklam yatırımı yapıldığını gördük.

Dijital, her ne kadar tüm reklam yatırımları içinde yüzde 7 gibi nispeten küçük bir orana sahip olsa da, reklamcıların yaratıcılığını tetikleyen, reklamverenin daha düşük maliyetlerle daha büyük kitlelere ulaşmasını sağlayan, onlara büyük olanaklar sunan bir mecra.

İNTERNET BANKACILIĞINI KULLANMAYAN SON İNSAN
Bu yıl Felis Ödülleri'nde büyük ödül, Rabarba’nın Garanti Bankası için gerçekleştirdiği “İnternet Bankacılığını Kullanmayan Son İnsan” isimli çalışmaya gitti. Bu çalışma büyük ödülün yanı sıra En İyi Tüketiciyle Bağ Kurma (Consumer Engagement) Kullanımı, Finans ve En İyi Doğrudan Pazarlama Kullanımı kategorilerinde de birinci oldu.




Ajansın yarışmanın başvuru formuna yazdığı inovatif medya stratejisinin özeti şu şekildeydi: “Garanti Bankası daha fazla müşterisinin internet bankacılığı hizmetini kullanmasını istiyordu. Yıllar içinde yaptığı iletişimle, internet bankacılığını kullanan müşteri sayısını 1,6 milyona yükseltmiş ama orada takılmıştı. Yapılan TV reklamları, sayıyı arttırmaya yardımcı oluyor, ancak beklentilerin altında kalıyordu. Ayrıca bir bankanın 'kendi müşterileri ile' TV, radyo, basın gibi kitlesel mecralar üzerinden konuşması çok maliyetli oluyordu

"İnternet şubesini kullanmayan banka müşterisini, işlemlerini internet üzerinden yapmaya ikna edecek güçlü bir yönteme ihtiyacımız vardı. Bu hedef kitleyle ‘doğrudan’ ve ‘birebir’ iletişime geçmek en doğrusuydu. Banka, kendi müşteri portföyü içerisindeki ‘internet bankacılığı kullanmayan’ müşterilerin isimlerini, e-posta adreslerini ve cep telefonu numaralarını zaten biliyordu. Elimizde yeterince bilgi vardı, ancak özellikle sıradan e-posta ve cep telefonu mesajları yollandığında, bu mesajlar dikkat çekmiyordu. Çoğu zaman açılmadan, okunmadan siliniyordu bunlar."

"E-posta mesajı gibi oldukça sıkıcı ve sıradan görünen bir mecra, ‘isme özel son dakika haberi’ içeren interaktif bir e-postaya dönüştürüldü, müşterilerin davranışları yaşatılan interaktivite sayesinde değiştirilmeye çalışıldı.”

‘İNTERNET ŞUBESİNİ KULLANMAYAN SON İNSAN SENSİN’
Ajans bir video hazırlamış ve videoyu internet bankacılığını kullanmayan müşterilerin e-posta adreslerine “İnternet şubesini kullanmayan son insan sensin” başlığıyla göndermiş. Videoyu açan müşteri internet bankacılığını kullanmayan son insan olduğunu ve haberlere çıktığını görüyor. NTV’nin haber spikerlerinden birisinin sunduğu, kendi adının yazıyla ekrandan aktığı bir haberle karşılaşmış müşteri.

Haberi izleyen müşteri şaşkınlığını üzerinden atamamışken, spiker canlı telefon bağlantısı olduğunu söyleyerek müşteriyi cep telefonundan sesli yanıt sistemi ile arıyor. Spiker, eş zamanlı olarak hem videoda hem de telefonda konuşuyor ve müşteriye neden internet bankacılığını kullanmadığını soruyor. Bir IVR mesajıyla telefon diyalogu sağlanıyor ve müşteriye internet bankacılığına geçmek isteyip istemediği soruluyor. Nihayet ses tanımlama teknolojisi sayesinde, verilen “evet” ya da “hayır” yanıtlarına göre, “evet” diyen müşteriye internet bankacılığına giriş yapmasını sağlayacak şifreyi içeren bir e-posta gönderiliyor.

Günümüzde başarının en önemli anahtarı tüketiciyle bağ kurabilmek. Bunu yaparken de makul bütçeler içerisinde müşterinin kendisini özel hissetmesini sağlamak. Şimdilik bunu en çok kolaylaştıran mecranın diğer mecralarla da çok kolay entegre edilebilen dijital olduğunu görüyoruz.

* Bu yazı MediaCat Dergisi Ekim 2011 sayısında yayınlanmıştır.

17 Ekim 2011 Pazartesi

John Maeda'nın felsefesi: teknolojinin insanileştirilmesi

29 Kasım 2011'de gerçekleştirilecek MediaCat Marketing Forum 2011'in ana teması: Simplicity, Design & Inovation. Ana konuşmacılardan birisi John Maeda. Rhode Island School of Design’ın (RISD) başkanı olan John Maeda, aynı zamanda kariyerini kendi felsefesi olan “teknolojiyi insanileştirme” üzerine kurmuş dünyaca ünlü bir grafik tasarımcı, bilgisayar bilimci, eğitmen ve sanatçıdır.
Japon asıllı bir Amerikalı olan Maeda daha önceleri, Massachusetts Institute of Technology (MIT)’de 12 yıl boyunca profesör olarak medya sanatları ve bilimleri dersi veren ve üniversitenin medya laboratuvarında  araştırma başkan yardımcılığı yapan  Maeda, son 10 yıldır teknoloji, bilim ve sanatları, 21. Yüzyıl’ın yaratıcılık ve inovasyon sentezine entegre etmek için çalışıyor.

Maeda, aynı zamanda bazı büyük markalar için tasarım çalışmaları da yapıyor. Bu markalar arasında Cartier, Google, Philips, Reebok, Samsung yer alıyor.

2008 yılında Esquire tarafından 21. Yüzyılın en etkili 21 insanından biri olarak gösterilen Maeda çalışmalarında yeni yaratıcı ekonomide sanatçı ve tasarımcıların oynayacakları rolün gerekliliğini savunuyor. 14 dile çevrilmiş son kitabı Simplicity, Basitlik Kanunları ile birlikte Maeda’nın toplam 8 kitabı bulunuyor.

Maeda, MediaCat Marketing Forum 2011'de ekonomik belirsizliklerle dolu bugünlerde bizi ileriye götürecek tek şeyin neden sanat, tasarım, iş, bilim ve teknolojinin harmanlanmasıyla oluşturulacak aydınlatıcı bir inovasyon olduğunu açıklayacak.

16 Ekim 2011 Pazar

En iyi çoklu medya kampanyası: "Avealı olmayanlara iyi davranın"

"AVEA'LI OLMAYANLARA İYİ DAVRANIN"
Her yıl olduğu gibi bu yıl da Felis'te en iddialı kampanyalar "Çoklu Medya" kategorisinde yarıştı. Son bir yıla damgası vurmuş kampanyaların kıyasıya yarıştığı bu kategoride bu yıl ipi TBWA'in AVEA için hazırladığı "Avea'lı olmayanlara iyi davranın" kampanyası göğüsledi. Birçok kategoride birincilik ödülü kazanan kampanyayla ilgili ajanstan gelen bilgi şu şekilde:

İNOVATİF MEDYA STRATEJİSİ:
Her operatörün birbirine benzeyen ürün/tarife/servisler sunduğu bir ortamda başarıya ulaşmanın yolu; müşteri zihninde geniş bir yer kazanacak ve rakiplerin henüz dokunmamış olduğu köşeleri sahiplenebilecek yenilikçi teklifleri, dikkat çekici bir iletişimle tüketiciye ulaştırmaktan geçiyordu. Avea’nın avantajını ön plana çıkarmak için, rakip operatör kullanıcılarının kendi operatörlerinden en çok şikayetçi oldukları durumun, katlandıkları maliyet olduğu içgörüsünden hareket ettik. Bu durumu nasıl iletişime taşırız ve o insanların içinde bulundukları bu duruma dikkatini nasıl çekeriz diye düşündük.

Mobil Öğrenci tarifesini iletişime taşıyacak olan konsept olarak “Avealı Olmayanlara İyi Davranın” kampanyasını geliştirdik. Avealı olmayanların masraflarının çok olmasından yola çıkarak; hayatlarında hiç bir şeyden geri kalmamaları için metrolardan otobüs duraklarına, tribünlerden lokantalara kadar farklı mecralara genişleyen bir kampanya oluşturduk.

Bu kampanya için ‘Avealı olmayan’ ve iyi davranılması gereken bir karakter yarattık. Bu karakterin hikayeleri ile Avealı olmayanlara hayatın ne denli zor olduğunu ve Avealıların, Avealı olmayanlara iyi davranması gerektiği mesajını esprili bir şekilde verdik.

KREATİF UYGULAMA:
Hazırlanan reklam filmlerimizde, ‘Avealı olmayan’ karakterimizin, sevgilisi, arkadaşları hatta Ramazan davulcusunun ona maddi olarak destek olmaya çalıştığını izledik. Kampanyayı ana mecralardan hayatın içine taşıyarak, insanları birebir günlük yaşamlarında da yakaladık.

Kitabevlerinde, Avealı olmayanlara son derece küçük boyutlarda olan ve dünya klasiklerinin sadece kısa özetlerini içeren ücretsiz kitaplar dağıttık. Restoran, kafeler ve üniversite kantinlerinde amerikan servisler ve menü görünümlü föylerle yer aldık.

İnönü Stadı’nın herkesçe bilinen ‘Beleştepe’ noktasına bir “Avealı Olmayanlar Tribünü” inşa ettik ve bu tribünde Avealı olmayanlara Beşiktaş’ın maçlarını ücretsiz olarak izlettirdik. Daha sonra bu uygulamanın videosu internette paylaşıldı. Böylece, bir uygulama ile hem gerçek hayatta hem de sanal dünyada etki yaratılmış oldu.


HEDEF KİTLE VE SONUÇ:
Kampanyada genç olan veya cep telefonu kullanım alışkanlıkları gençlerle benzerlik gösteren faturasız hat sahibi kitle hedeflendi.

Kampanya dönemi süresince aylık ortalama aktivasyon, önceki döneme göre %194 daha fazla gerçekleşti. Kampanya dönemi süresince aylık ortalama müşteri kaybı, önceki dönem ile karşılaştırıldığında %21 oranında azaldı.

Aktivasyon oranlarındaki artış ve müşteri kaybındaki azalış sonucunda; kampanya dönemi aylık net müşteri kazanımı, önceki dönem aylık ortalama net müşteri kazanımından (aktivasyon-müşteri kaybı) %232 daha fazla gerçekleşti.

BAŞARI ÖDÜLLERİ:
TURKCELL DAHA FAZLA HAYAT, SENİNKİ KAÇ SANTİM?
Felis 2011'de başarı ödülleri ise iki ajansa gitti. Mindshare, Turkcell daha fazla hayat lansman kampanyasıyla başarı ödülü kazanırken V For Viral ise Greenpeace için hazırladığı Seninki kaç santım? kampanyasıyla diğer başarı ödülünün sahibi oldu.


11 Ekim 2011 Salı

İnternet yaratıcılığın kalesi

13 Ekim Perşembe 2011 günü düzenlenecek olan Digital Age Konferansı’na katılacak olan Huffington Post’un genel yayın yönetmeni Arianna Huffington, haber siteleri ve blogların dünyayı dönüştürdüğünü
belirtiyor.


İNTERNET YARATICILIĞIN KALESİ
Türkiye'ye gelmeden önce Milliyet Gazetesi'ne verdiği söyleşide Arianna Huffington interneti yaratıcılığın kalesi olarak tanımladı. İnternet'in giderek büyüdüğünü ve olgunlaşma dönemine doğru yol aldığını belirten Huffington şöyle devam etti:

"Şu an en önemli ve yüreklendirici gelişmelerden biri internetin büyümüş olmasıdır. Yetişme çağında gece showları, video oyunları, yüksek sesli müzik, abur cubur yemeklerden ibaretti ve büyüyünce ne olacağını bulmaya çalışıyordu. Geleceğin, olgun, yetişkin interneti insanların deneyimlerini -tutkularımız, bilgimiz, iletişim kurma arzumuz- toplama ve online bir deneyime aktarma potansiyeline sahip. Bu, internette girişimci olmayı özel olarak kolaylaştırmazken, önemli de sonuçlar doğuruyor. İnternet giderek yaratıcılığın kalesi haline gelir ve internet dışındaki hayatlarımıza ait deneyimleri ve değerleri yansıttıkça, bu değerler online ya da değil tüm şirketlerin ayrılmaz bir parçası haline gelecek."

‘Kendini ifade yeni bir eğlence anlayışı artık’
Dünyada 750 milyondan fazla insanın aktif olarak Facebook kullandığını, Twitter’da günlük olarak 140 milyon tweet atıldığını söyleyen Huffington, Ağustosta Huffington Post sitesinin 100 milyonuncu yorumunu aldığını belirtti. Kişilerin kendilerini ifade etmelerinin yeni bir eğlence anlayışına dönüştüğünü vurgulayan Huffington, "her şeye rağmen önemli olan bu istatistikleri benzersiz bir gerçek zamanlı bağlantı, katılım ve bağlılık çağına dönüştürebilmektir" dedi.

Twitter’ın kurucusu Biz Stone’un dediği gibi Twitter'ın bir teknoloji başarısı değil; bir insanlık zaferi olduğunu söyleyen Huffington bireyler ve toplulukların sosyal ağlar ve medya araçları üzerinden giderek daha fazla bir araya geldiğini ve giderek daha yoğun bir şekilde ilgi alanlarını ve düşüncelerini paylaştıklarını belirtiyor. Bunun sadece haberlere ya da medyaya değil, neredeyse hayatımızın her alanına uygulandığına dikkat çeken Huffington: "Mesela, şirketler sosyal medyayı kullanırken tüketicilerin içgüdülerinden yararlanarak pazarlama yapıyorlar, onları materyalizm, seks, para ve kişisel beğeninin ötesinde bir yaklaşımla kendilerine bağlıyorlar. diye devam ediyor.

ARIANNA HUFFINGTON KİMDİR?
Huffington Post’un kurucu ortağı ve genel yayın yönetmeni olarak tanınan Arianna Huffington, Time dergisinin yılda bir kez dünyanın en etkileyici isimlerini seçtiği TIME 100 listesine, Financial Times’ın ‘On yıla şekil veren 50 kişi’ listesine, Newsweek’in ‘On yılın en başarılı 10 düşünce lideri’ arasına ve Forbes’un ‘Medyada en etkili kadınlar’ listelerine girdi. Son kitabı ‘Third World America: How Our Politicians Are Abandoning the Middle Class and Betraying the American Dream’ de dahil toplam 13 kitabın yazarı. Bu arada geçtiğimiz şubat ayında, AOL Huffington Post’u 315 milyon dolara satın aldı. Anlaşma ile Arianna Huffington, grubun genel yayın yönetmeni olarak kaldı.

9 Ekim 2011 Pazar

Dünyanın en yaşlı Facebook kullanıcısı 104 yaşında


Bu sevimli büyük büyükanne Lillian Lowe 104 yaşında ve dünyanın en eski Facebook kullanıcılarından olduğu iddia ediliyor. Yaklaşık iki ay sonra 104 yaşını bitirecek olan Lillian artık güncellemelerini iped kullanarak yapıyormuş. 7 torun ve 13 büyük torun sabihi büyük büyükanne onları daha kolay takip etmek ve onlara yetişmek için Facebook’ta olduğunu söylüyormuş.

Temmuz ayına kadar en eski Facebook kullanıcısı rekoru Ivy Bean isimli kişiye aitti. Ivy Bean Facebook’ta 5.000 arkadaşa, Twitter’da ise 56.300 takipçiye sahipti. Ancak Temmuz’da hayatını kaybedince bu rekor Lillian Lowe’e geçti.

2 Ekim 2011 Pazar

En başarılı ambiant uygulamalar: Avea Beleştepe, Doritos late night kepenk, DASK deprem geçecek hayat devam edecek

EN İYİ AMBIANT MEDYA KULLANIMI

2011'de Felis Ödülleri En İyi Ambiant Medya Kullanımı kategorisinde toplam 36 proje yarıştı ve 15'i kısa listeye kaldı.

”BELEŞTEPE”
Daha önce yapılan MediaCat Out Of Home yarışmasının da çok ödül kazanan projelerinden olan ”BELEŞTEPE” TBWA İstanbul'un Avea "Avea'lı olmayanlara iyi davranın" kampanyası dahilinde yapılmış. Ajanstan gelen açıklama şu şekilde:

İNOVATİF MEDYA STRATEJİSİ:
Avea’nın avantajını ön plana çıkarmak için, rakip operatör kullanıcılarının kendi operatörlerinden en şikayetçi oldukları durumun, katlandıkları maliyet olduğu içgörüsünden hareket ettik. Bu durumu nasıl iletişime taşırız ve o insanların içinde bulundukları bu duruma dikkatini nasıl çekeriz diye düşündük. ‘Avealı Olmayanlara İyi Davranın’ konsepti de işte böyle doğdu. İnönü Stadı yanında gerçekleştirdiğimiz ‘Beleştepe’ uygulaması da, bu kampanyanın bir parçası olarak hayat buldu.

KREATİF UYGULAMA:
Beşiktaş İnönü Stadı’nın Beleştepe olarak bilinen ve para verilmeden maçların izlendiği bölümüne özel tribün inşa ettik. Bu tribüne, BJK’nın maçlarını (ya da en azından maçların bir kısmını) ücretsiz izlemeleri için, ‘Avealı olmayanları’ davet ettik. Masraflarının fazla olduğunu bildiğimiz Avealı olmayanların, bilet parası vermeden maçları izlemelerini sağladık. Böylelikle Avealı olmayanlara iyi davranın kampanyamızla bütünleşik bir etkinlik yaratmış olduk.

HEDEF KİTLE:
Kampanyamızın hedef kitlesinde,faturasız cep telefonu kullanan ya da kullanım alışkanlıkları faturasız kitleye benzeyen tüketiciler bulunuyordu. Hedefimiz yeni abone kazanımını artırmak olduğu için odağımızda rakip operatör kullanıcıları vardı.
SONUÇ:
O gün maça gelen, o civardan araçlarıyla geçen ve bizzat tribünde yer alan binlerce kişi uygulamayı ilgiyle takip etti ve çok net olan “Avealı olmayanlara iyi davranın” mesajımızı aldı. Daha sonra bu uygulamanın videosu internette paylaşıldı. Viral etkisi yüksek olan bu video, internet ortamında insanlar tarafından birbirlerine gönderildi. Video 30’dan fazla video paylaşım sitesinde yer alırken, toplamda 1,5 milyon üzerinde izlenme sayısına ulaştı. Ayrıca Avea ve BJK Facebook sayfalarında paylaşılan video, 600’ün üzerinde ‘Beğeni’ aldı. Böylece, bir uygulama ile hem gerçek hayatta hem de sanal dünyada etki yaratılmış oldu.

BAŞARI ÖDÜLLERİ:
"DEPREM GEÇECEK HAYAT DEVAM EDECEK",
"DORİTOS LATE NIGHT KEPENK"
Ambient çalışmalarda başarı ödülleri DASK için hazırladığı "DEPREM GEÇECEK HAYAT DEVAM EDECEK" çalışmasıyla Zenithmedia, Frito-Lay için hazırladığı "DORİTOS LATE NIGHT KEPENK" çalışmasıyla Youth Republic'e gitti.